Düzenleyici, ANA'yı 254/2012 sayılı Kanun Kararnamesi'nin havaalanı hizmet seviyelerinin yolculardan alınan havaalanı vergilerinin değeri ile ilişkili olması gerektiğini “açıkça” belirlediği ve ulusal havaalanlarında “uygunsuzlukları” ve arızaları tespit ettiğini “açıkça” belirlediği konusunda uyarıyor.

Bu nedenle ANAC, yolculara sağlanan hizmetleri bu yıl 1 Nisan'dan itibaren iyileştirmek için “ANA ile kullanıcılar, hava taşıyıcıları ve işleyicileri arasında 2014/2015 yılında imzalanan anlaşmayı gözden geçirmeye açık bir ihtiyaç olduğunu “vurguluyor.

Başından beri düzenleyici, ANA'nın özellikle “Lizbon, Porto ve Faro havaalanlarına varışta ilk bagajın teslimi ve Lizbon Havalimanı'nda son bagajın teslimi” göstergeleriyle ilgili olarak “sistematik uyumsuzluk durumları” sunduğunu söylüyor.

Ayrıca, “Lizbon, Porto ve Faro havaalanlarında bagaj yönetim sistemi üzerine” yapılan denetimler kapsamında ANAC, “altyapıda iyileştirme fırsatları” belirliyor.

Hizmetlerin bozul

ması

Tüm bunlar, “yolcular tarafından hizmet kalitesinin aynı değerlendirmesi art arda kötüleşirken” meydana gelir, düzenleyici ayrıca “yolcu şikayetlerinin sayısının, özellikle RX'deki bekleme süreleri açısından daha önemli hale geldiğini” dikkate alarak “vurgulamaktadır..

Son olarak, ANAC, havaalanı vergi değerlerindeki artışlara “hizmet kalitesi seviyelerinde yukarı yönlü revizyonlar eşlik etmediğine” dikkat çekiyor ve bu da “uygulanan ücret seviyeleri ile sağlanan hizmetin kalitesi arasında bir uyumsuzluk” ortaya koyuyor.

ANAC'a yanıt olarak imtiyaz sahibi, mevcut hizmet seviyelerinin ve ilgili metriklerin “süreçlerin doğru temsil edilmesini ve izlenmesini sağlamak ve havayollarına ve yolculara iyi bir hizmet seviyesi garanti etmek için yeterli olduğunu” belirterek durumu haklı çıkarıyor.

Ancak düzenleyici, ANA ile kullanıcılar arasında 2014 ve 2015 yıllarında varılan anlaşmanın imtiyaz sahibi tarafından yönetilen havalimanlarında zaman içinde meydana gelen değişiklikleri yansıtmak için “ömür boyu sürecek nitelikte olmadığını ve değiştirilmesi gerektiğini” vurguluyor. Vinci grubu, özellikle “geçerli ve mevcut tarife yapısının doğasında var olan değişiklikler ve trafik ve yolculardaki artışlar açısından”.